Ana sayfa

Kültür&Edebiyat

Düşünce&Yorum

Haber&Kritik

Linkler

Sizden Gelenler

Ziyaretçi Defteri

Müzik

Forum

Dosyalar

Video

Üyeler

English qarTuli

İletişim
Bugün : 2 Mayıs 2024   
 
 
Forumdaki Son cevaplar : Anayasalara Göre Türk Kavramı..(admin) Gürcü Kavramı..(-) Tarihi ve Sosyolojik Olarak Türk Kavramı..(-) Lozan Andlaşmasına Göre Azınlık ve Türk ..(admin) Yeni Osmanlıcılık ve Acaristan..(-) Cami-Kilise Onarım Anlaşması ve Kartvel ..(-) Sarı Gelin, Gürcü Kralının Kızı..(-) Artvinin Rus, İngiliz ve Kartvel İşgalin..(artvinli) E Harfi..(-) D Harfi..(-)
Giris Yapınız veya Hala üye değil misiniz ?
Kullanıcı Adı : Şifre : Hatırla :

      [ GAMARCOBA.COMForum ] [ Kartvelist Söylemler ] [ “Çveneburebi” Festivali ve Kartvelist Propagandanın Kaynağı ]           
aliarslan
[Yönetici]



MSN : Yazmamiş
Yaş : 48
Mesaj sayısı : 70
Giriş sayısı : 276

Daha önce çeşitli yönlerini yansıtmaya çalıştığımız ve ülkemizde değişik kılıf ve söylemler altında yapılmaya çalışılan Kartvelist propagandanın kaynağının Kartvel Ortodoks Kilisesi olduğunu belirtmiştik. Aşağıda değinilen ve bir bölümü çevrilen yazı-haber bunun bir teyidini içermektedir. Yazının konusu, 2004 yılından itibaren, yıllık olarak, “Çveneburebi” adıyla Gürcistan’da yapılan sözde festivaldir. Zira amaç, çeşitli ülkelerden ziyade, (ismine bakılırsa) özellikle ülkemizdeki Kür ve Çoruh havzası kökenli insanların, kültürel kimliklerini yalan bilgilerle, ırkçı söylemlerle istismar ederek Ortodoks Hıristiyanlık temelinde Kartvelist propagandayı gerçekleştirmektir.

 Aşağıda 2005 yılında yapılan sözde festivalin, Kartvelist propagandanın kaynağı olan kilisenin patriğince yapılan açılış konuşmasına ilişkin bölümün çevirisi bulunuyor:

 “Kartvel Baş-Patriği İkinci İlia, resmi (dinsel) bir konuşma yaptı: “Bugün Gürcistan ‘kayıp’ çocuklarını konuk ettiği için mutludur. Gürcistan, ülkede içinde ve dışında yaşayan tüm Gürcülere aittir, o nedenle konuk değilsiniz” dedikten sonra, “Her zaman şunu hatırlamanız gerekir ki, Kral Davit Ağmaşenebel’in (güçlü Kartil Kralı) kanı sizin damarlarınızda akıyor. Birçok düşmanımız olmuşsa da hiçbiri bizi yenmeyi başaramadı” dedi.  

 İkinci İlia, devletin Gürcü muhacirler içindeki ulusal algıyı harekete geçirme ve ülkeye geri dönmelerini sağlama konusunda daha aktif olması gerektiğini belirtti. (…)” (http://www.georgiatoday.ge/article_details.php?id=483&cat=News&version=275)

 Yukarıdaki beyanlar, sözde festivalin amacını gösterdiği gibi, ülkemizde değişik maskelerle yürütülen propagandanın kaynağını ve temel felsefesini de ortaya koyuyor. Ülkemizdeki Gürcü kökenlilere yönelik ırkçı söylemlerin, Gürcistan lehine (ülkemiz aleyhine) oluşturulmaya çalışılan ulusal bilincin kaynağı, kumanda merkezi yukarıdaki satırlarda görülüyor.

 Patriğin, aralarında folklor, müzik, koro bahaneleriyle oraya götürülen Türk vatandaşlarının da bulunduğu bir kalabalığa, Selçuklulara karşı savaşmış ve Kıpçaklardan oluşan ordu sayesinde onları bir savaşta yenmiş Davit Ağmaşenebel’i örnek vermesi, arkasından düşmanlardan ve yenilmemeden söz etmesi boşuna değildir.

 Asıl ilginç olanı, bir din adamının, bir topluluğa karşı konuşmasında, bir kişinin kanını taşımadan söz ederek, ırkçı yaklaşımın ötesinde bir söylemde bulunmasıdır. Ortodoks kiliselerine özgü olan bu tip yaklaşımların sonuçları geçmişte Bosna’da görülmüştür. Gürcistan’ın laik bir ülke olmaması, aksine Anayasasında kilisenin ülke ve halk için öneminin ve özel yerinin vurgulanması, dolayısıyla kilisenin genel yönetimdeki yeri düşünülürse böyle bir söylemi savunan bir kurumun etkisi daha iyi anlaşılır.

 Davit’in kanını kutsayan Patrik Efendi bir konuda yanılmaktadır, o da Kart kabilesi ve genel olarak Kartvellik için örnek verdiği ve kanını taşımadan söz ettiği Davit Ağmaşenebel, bir Kıpçak Beyinin kızıyla evlenmiştir ve bu sayede Kıpçaklarla dostluk kurarak, onları ordusuna alabilmiştir, daha doğrusu bir ordu kurabilmiştir (Gürcüstan Tarihi, Nikoloz Berdzenişvili, Simon Canaşia, İvane Cavahişvili, s.141, Sorun yayınları). Bu şekilde eğer hitap ettiği topluluğun kanını araştırıyorsa, onların kanında Kıpçakların kanının da var olduğunu söylemelidir. Eğer bu kadar kana önem veriyorsa, daha sonra Kraliçe Rusudan’ın Erzurum Saltuklu Beyinin oğluyla evliliğini, çocukları Tamar (Selçuklu hükümdarı II. Gıyaseddin Keyhüsrev’in eşi) ile Davit ve onun soyundan devam eden diğer kralları da belirtmesi gerekir. Ayrıca Acar kabilesinden olan Türk vatandaşı Gürcülerin, Kartil kralıyla ve onun kanıyla bir ilgisinin olmadığını da görmesi gerekir.

 Gürcistan devletine, muhacirler arasındaki ulusal algıyı uyandırmasını tavsiye eden Patrik Efendi, Acar kabilesinden oluşan ve daha sonra Müslüman Osmanlı, şimdi de Türk vatandaşı olan insanlarda hangi ulusal bilinci oluşturmayı istemektedir veya hangi hayallerle kendini ve diğer insanları avutmaktadır? Olsa olsa türediği atasını, dolaylı olarak dinini inkâr eden, koro halinde aynı nakaratlarla havanda su döven, boş bidon gürültüsü yapan bazılarını böyle kandırabilir ve avutabilir.          

 Ayrıca bu insanlar, bugünkü kilise devlet görünümündeki Gürcistan’ın çocukları değildir, geçmişte de olmamıştır. Aksine Acaristan, Ahıska gibi yerler bu ülkenin misakı milli içerisindeki kayıp toprakları ve orada kalan halk (Acarlar) da bu ülkenin kayıp insanları, halkları, diasporasıdır.


--------------------
Ali Arslan
11.01.2007 1:59:05 PM
   
q

     

Foruma Açılan son 5 konu
Açan
Forum istatistikleri
Gürcü Kavramı..
Tarihi ve Sosyolojik Olarak Türk Kavramı..
Lozan Andlaşmasına Göre Azınlık ve Türk ..
Anayasalara Göre Türk Kavramı..
Yeni Osmanlıcılık ve Acaristan..
admin
admin
admin
admin
artvinli
Forumdaki 7 Kategoride 19 Forum var , Bu forumlara açılan 63 Konuya 111 Cevap yazıldı..
Kimler Bağlı :  Bağlı üye yok..
İyiki Doğdun : agarta , ali_emre94 , chemopatarav ,Nice yıllara..

2004 © Copyright GAMARCOBA.COM
< Teşekkür WeBCaKaLi.AspSitem 1.8 >