Ana sayfa

Kültür&Edebiyat

Düşünce&Yorum

Haber&Kritik

Linkler

Sizden Gelenler

Ziyaretçi Defteri

Müzik

Forum

Dosyalar

Video

Üyeler

English qarTuli

İletişim
Bugün : 26 Nisan 2024   
 
 
Forumdaki Son cevaplar : Anayasalara Göre Türk Kavramı..(admin) Gürcü Kavramı..(-) Tarihi ve Sosyolojik Olarak Türk Kavramı..(-) Lozan Andlaşmasına Göre Azınlık ve Türk ..(admin) Yeni Osmanlıcılık ve Acaristan..(-) Cami-Kilise Onarım Anlaşması ve Kartvel ..(-) Sarı Gelin, Gürcü Kralının Kızı..(-) Artvinin Rus, İngiliz ve Kartvel İşgalin..(artvinli) E Harfi..(-) D Harfi..(-)
Giris Yapınız veya Hala üye değil misiniz ?
Kullanıcı Adı : Şifre : Hatırla :

      [ GAMARCOBA.COMForum ] [ Kartvelist Yazılar ] [ Kartvelist Tezleri İçeren Diğer Yazılar ]           
aliarslan
[Yönetici]



MSN : Yazmamiş
Yaş : 48
Mesaj sayısı : 70
Giriş sayısı : 276

dedebeg
[Yeni Üye]

Sayın Ali Aslan

Bir Artvin’li olarak gözümüz gibi sevdiğimiz hemşerilerimize iftira atılması,onların dış kaynaklı psikolojik taaruzlara mazur bırakılmasını kabul etmemmiz mümkün değil.Mazlum hemşerilerimizin alçakça saldırıya uğramalarına karşılık,demokratik öfke duymamız normaldir.

 Düşünün;bizim konuştuğumuz Türkçeye “Ardanuç’ça veya “Şavşat’ça” demekle ne kasdetmek istiyorlar?Yani konuştuğumuz dil Türkçe değilde  ,mesela,”Kartvel’ce” imiş gibi,gayet profesyonelce,üzerinde eğitim görüldüğü anlaşılan tekniklerle “istifamlar” oluşturuluyor.

 Taklamakan çölünde,cehennemin dibinin dibinde,nenem gibi ihtiyar kadın “Umaç” çorbası ikram etti.Peki bu Uygur nene nereden Ardanuç’ça öğrenmiş?Yada benim Nenem nereden bu çorbadan haberi olmuş?Uygurlar Nene’mi ne zaman asimile etmişler?

 Ulus oluşturmak,imgeler yaratmak herkesin hakkıdır.Kartvellerde kendi kahramanlarını çocuklarına anlatma hakkına sahiptirler.Fakat oluşturulan zihin yapısı,yalana,kin ve nefrete dayandırılmamalıdır.Olmayan birşeyden sadece “sıfır” çıkarması yapılabilir.Olmayan  Ardanuç’çadan sadece yalancının mumu ortaya çıkar.

 Bunlara göre  “hıngal” bir kartvel yemeğidir.Çin gibi dev bir ülke yoktur,Kartvel kültürü “mantu” adında Çin’i etkilemiştir?Yada “Önderin” fotoğraf çektirip,Karvel sandığı , beli kuşaklı Kafkas kaftanınıda vakti zamanında “Tiflis’te” bir moda evinde icad edildiğine  inanıyorlar???? Halbuki Kartvel ulusal elbisesi Bizanslılar gibi entaridir..

 Kendıni kandıran bu komşularımıza nasıl yardım edebileceğimiz konusunu hala bilemiyorum.Nato mermer,nato kafa kaptırmışlar,gidiyorlar....

 

22.04.2007 3:53:59 PM


--------------------
Ali Arslan
06.05.2007 5:40:27 AM
   
q

aliarslan
[Yönetici]



MSN : Yazmamiş
Yaş : 48
Mesaj sayısı : 70
Giriş sayısı : 276
 

Sayın dedebeg, sizin deyiminizle "demokratik öfke"nize son derece hak veriyorum. Birtakım aslını neslini inkar eden güruhun hezeyanlarına, iftiralarına ancak öfke duyulabilir. Ancak bunun ötesinde ciddiye alınacak bir tarafları yoktur. Aklı başında hiçbir insanımız, hezeyanlarına kanmamakta veya kısa sürede gerçekleri görmektedir. Bu konuda daha duyarlı ve bilinçli Artvinli hemşehrilerimiz nezdinde ise hiçbir şansları yoktur.

Bu tür zavallılar, Kartvel Kilisesinin tarihin derinliklerine gömülmüş hayallerini, onların kumandası altında militanlığını yürütüyor olabilirler. Hayal aleminde ne kadar başarılı olunursa ancak o kadar başarılı olurlar. Kendi halindeki Kartvel halkının ve tutarlı entelektüellerinin de bu tip hezeyanlarla ilgilenmediğini çok iyi biliyoruz. Hezeyanların merkezinin neresi olduğu yukarıdaki yazıdan anlaşılmaktadır.

Ayrıca Kartvel kültürü diye birşey yoktur. Hayalci bir faşizanlıkla Kartvel diye sundukları şeylerin birçoğu başka halklara, kabilelere ve kültürlere aittir. Kartvel isminin kaynağı olan Kartların/Kartellerin sahip olduğu kültürün sınırı, çerçevesi de bellidir.

Acaralı halk, Svan halkı, etniği, dili demeyi bile yasaklamak, yok etmek isteyen bir faşizanlık, elbette herşeyi Kartvel görür.

Kartvelist propagandayı ülkemizde gerçekleştirenlerin, idraklerini propaganda merkezine kiralayanların, bu konuda özel eğitim gördükleri veya özel eğitim görenlerce eğitildikleri kuşkusuzdur. Ancak kullanılan tekniklerin çoğu ortaya çıkmıştır, takkeler, takiyyeler -zaman zaman işin merkezine bakılarak- başlardan alınmıştır, Kartvelist keller gün gibi parlamaktadır. Tabii görebilene, anlayana...  

26.04.2007 2:13:32 PM


--------------------
Ali Arslan
06.05.2007 5:45:11 AM
   
qT
X

aliarslan
[Yönetici]



MSN : Yazmamiş
Yaş : 48
Mesaj sayısı : 70
Giriş sayısı : 276

cetin_4
[Yeni Üye]

gamarjoba ali Kardeş
Çok doğru söylüyorsun, bazıları kaşınıyor .Rahatlık bii yerlerine battı herhalde. Bu ülke, Türkiyede yaşayanlarındır. sana katılıyorum.Bu tipler kargaşa ajanlığı yapıyorlar;bunlar bir elin parmağından daha azdırlar.sinekler küçük olur fakat mide bulandırılar.Allah onlara akıl fikir versin ne diyeyim ki.Ama şuna inanıyorum ki Türkiyede sağduyuya sahip gürcüler çoğunlukta.

Bu tip insanlar marksist düşünceye sahiptirler.

MADLOBA


--------------------
daJinebuli

27.04.2007 3:22:22 AM


--------------------
Ali Arslan
06.05.2007 5:46:24 AM
   
qT
X

aliarslan
[Yönetici]



MSN : Yazmamiş
Yaş : 48
Mesaj sayısı : 70
Giriş sayısı : 276

Çetin Kardeşim, dedikleriniz genel olarak doğrudur. Çok az da olsa bu konuda marjinal bir kısım görüşler, çevreler bulunmaktadır. Sağduyulu insanlar hem ülkemizde hem de propaganda merkezinde çoğunluktadır. Evet dünya görüşü-siyasi görüş itibariyle, (kişiler bazında) istisnaları olsa da dediğiniz gibi bir genelleme yapılabilir. Fakat yapılan propaganda faaliyetinin, (içerik itibariyle) bahsedilen dünya görüşüyle de uyuşur bir tarafı yoktur. Aslını, neslini, yaşadığı toplumu, ülkeyi, milleti inkar ederek, Hıristiyan Kartvel faşizanlığı yapmanın ne marksizimle ne de başka birşeyle ilgisi olamaz. Bunu farklı bir şekilde izah etmek daha doğru sanırım. Irkçılık veya başka bir ırka, kültüre veya sisteme düşmanlığın bir dışavurum şekli olarak tahlile başlanabilir. Tahlilin devamını psikolojik-sosyolojik inceleme (ezilmişlik duygusu ve birtakım zaafiyetler vs.) oluşturmalıdır. 

05.05.2007 9:21:07 AM

     


--------------------
Ali Arslan
06.05.2007 5:47:05 AM
   
qT
X

aliarslan
[Yönetici]



MSN : Yazmamiş
Yaş : 48
Mesaj sayısı : 70
Giriş sayısı : 276
 dedebeg
[Yeni Üye]

Sayın Ali Arslan,

Türkiye’de Türklerin engin höşgörüsünü istismar eden “Kartvelist” propagandacıların yayın ortamlarında bakın ne yazıyor.” İlkçağ medeniyetinin yaratıcıları Sümer ve Hititlerin akraba olan Gürcüler » herhalde Uruk ve Ur şehrini kurmuşlar,Çorum yakınlarındaki Hattuşaş şehrini de Hititlerin başkenti yapmişlar da,bilim dünyasında kimsenin haberi olmamış.

Attığını tutturamayan bu kişiler hiç olmassa, Hititlerden veya Sümerlerden birini, Kartvellerin yarattığı uygarlık saysa, gene bir nebze atışta hata sayabileceğiz.

 Ortadoğu’nun en eski medeniyeti olan Sümerleri  4.binli yıllara götürebiliyoruz..Konuştukları dilin ise ne mahiyette olduğu tam tespit edilemedi.Batılı bilim adamlarının çoğu sadece “Aziyatik” demektedir ki genelde batılı olmayan ,araştırlmasına da,fazla gerek olmayan bir şey anlamına geliyor. Emin Bilgiç gibi Türk Sümerologlarda tatmin edici sonuca ulaşamadılar. İleride “gen”bilimi ile yeni sonoçlara ulaşmayı umuyoruz.

Gelelim Hititlere; onlar hakkınnda bilgilerimiz daha kesin. Dillerinin ise İndo-Germanik olduğu artık biliniyor. Hititlere ismini veren Hattiler ise Akdeniz ırkından ve gene, ”Aziyatik”denilen bir dil konuşmuşlarlar.

Şimdi “atma, din kardeşiyiz diyeceğim”,ama propaganda merkezindekiler ilhamı”Jesus”dan alıyorlar. Cehaletleri  mübarek İsa’ya imanlarından daha sert ve insafsız.

 Son olarak mizahi bir haber verelim, süpra Kartvelistan’ın sınırları Sümerlerden dolayı Basra’ya, Hititlerden dolayı Çorum’a ulaştı, haberi olmayanlara duyurulur.

06.05.2007 4:48:52 AM


--------------------
Ali Arslan
06.05.2007 5:47:54 AM
   
qT
X

aliarslan
[Yönetici]



MSN : Yazmamiş
Yaş : 48
Mesaj sayısı : 70
Giriş sayısı : 276
dedebeg
[Yeni Üye]

 

Sayın yetkili,

Simdi gene o malum ortamlarda biri şöyle yazıyor.”Ben Türk olmadığıma göre ne mutlu Türküm diyemem, çünkü Türk değilim, dersem yalan söylemiş olurum”. Güzel, adam kendini Türk kabul etmiyor ve ne mutlu Türküm demek istemiyor, bu da onun vicdanen hakkıdır. Bunu Ardanuç’lu dedebeg  kabul eder ve o kişinin “vicdani inanç" sorunu olarak kabul eder.

 Bir başkası ise sanki bu zavallıları kovan varmış gibi “artık asıl memleketimize dönelim” diyor. O kişi sivri zekaya, zekasına uygun cevabı yapıştırıyor: ”Bizim memleketimiz Tao Klarcet’e (ve diğerlerini sayıyor) döneceğiz. Bizim memleketimiz orası" ve ilave ediyor "ne mutlu Kartvel’im diyene”.

Ufak bir bilgi verelim, bunların Tao-Klarcet dediği yer ise bizim “Ardanuç”. Şimdi bunun gibiler bizim köye gelecek ve bana ve köylülerime “ne mutlu kartvel’im” diye bağırtmayı düşünecek. Düşünecek de......Neticenin ne olduğunu iyi bilmelidir. Bu topraklarda kimse ama hiç kimse bize başka birşey bağırtamadı. Bunu, bu gibilerin akıl aldığı propaganda merkezindekilere, o toprakların altına gömülmüş ISKELETLER’den sorsa onlar da anlatırlar.

06.05.2007 5:25:37 AM


--------------------
Ali Arslan
06.05.2007 5:48:46 AM
   
qT
X

aliarslan
[Yönetici]



MSN : Yazmamiş
Yaş : 48
Mesaj sayısı : 70
Giriş sayısı : 276

Değerli Ardanuçlu Hemşehrim, konu başlığına uygunluğu açısından, diğer başlık altındaki tartışmaları buraya taşıdım. Bunun dışında malum yayın ortamlarındaki yazılara öfke duymanızı anlıyorum, sizin gibi birçok sağduyulu insanımız söz konusu yazılardan, söylemlerden haberdardır, bunlar yakından takip edilmekte, kanaatler buna göre oluşmaktadır. Elbette bu söylenenlere karşı gerçeklerin ortaya konulması, meseleyi bilmeyen insanlarımızın aydınlatılması yerinde, hatta gerekli bir davranıştır. Ancak bunu yaparken, kişileri veya grupları hedef alıcı, yer yer maksadını aşan bir ifade biçimi yerine, daha soyut olarak, doğrudan ilgili söylemi eleştirmek daha doğru olacaktır kanısındayız. Zira kızdığımız, öfke duyduğumuz söylemlerin kaynağı bellidir, mesele kişiler değil, bu söylemler olmalıdır. Böylece hezeyandan ibaret olan bu söylemlerin doğruluğuna inanarak acentalığına soyunan kişiler de -eğer akıl ve vicdan sahibi iseler- yanlışlarını anlayabilirler. Ya da en azından bu hezeyanlarla bir yere varılamayacağını görürler. 

Sümer-Hitit akrabalığı, Kartvel tarih kitaplarında yer alan tezlerdir. Esasen Kafkas halklarının Anadoludan Kafkasyaya geçtikleri tezine dayanır. Daha eskiye gidersek, insanlığın ortaya çıktığı zamanı esas aldığımızda, ön asyanın merkez olduğu ifade edilebilir. İşte bu bağlamda söz konusu tarih kitaplarında, belirttiğiniz tespitlere yer verilmektedir. Ancak Anadoluyu da içeren bu topraklarda onlarca medeniyet gelip geçmiştir. Bu kadar eskiye dayanarak birşeyler iddia etmek hezeyanın da ötesidir. Kartvelist propaganda esasen daha sonraki dönemlere (Kartel-Kartli beylikleri, krallıkları) dayanarak söylemler ortaya atmaktadır. Önceki mesajınızda belirttiğiniz Hitit, Sümer akrabalığına dair ifadelere Kartvel tarih kitabından ulaşabilirsiniz: http://www.turkleronline.com/diger/gurculer/1-200/gurcu_17.htm 

Türk değilim, Gürcüyüm vs. ile başlayan hezeyanlar ise Kartvelist propagandanın sık sık başvurduğu basit kelime oyunlarından başka birşey değildir. Kelimelerin, kavramların anlamlarını boşaltarak veya anlamını saptırarak propaganda için medet umuluyor! Millet olarak, ulus olarak Türk kelimesinin anlamı bellidir. Gürcü, Acar, Kartvel kavramlarının anlamı da ortadadır. Bunlar objektif gerçeklerdir. Konunun vicdanla olan ilgisi; aslına, nesline, milletine, yurduna, vatanına, dinine olan inanç, bağlılık noktasındadır. Bunu da açıkça görüyoruz.

Tao-Kalarcet hezeyanı, Kartvelist propaganda merkezinin hayalidir ve acentaları aracılığıyla ülkemizde de servis edilmektedir. Erzurum-Artvin-Ardahan çevresine ilişkin ortaçağ, hatta daha öncesine dayalı hayallerdir. 1900'lü yıllarda bu bölgelerde gerçekleştirilen Rus, Ermeni, Kartvel mezalimi de bilinmekte, kurtuluş günlerinde bunlar hatırlanmaktadır. Bölge halkının verdiği mücadele de ortadadır. Geçmişte gösterilen mücadeleler, kahramanlıklar, buralarının geleceğinin en önemli teminatıdır. Yeter ki bu konudaki bilinç yerinde olsun.             


--------------------
Ali Arslan
06.05.2007 6:27:00 AM
   
qT
X

dedebeg
[Yeni Üye]



MSN : Yazmamiş
Yaş : 42
Mesaj sayısı : 17
Giriş sayısı : 82

Değerli Ali Aslan,

Yazılarımı aşırı sert buluyorsunuz.Belki haklısınız da...Çünkü atalarımızın bize bıraktığı,güzel ve aziz toprağa saldırı olmaktadır.Yapılan saldırıların şiddeti içimizi,yüreğimizi yakmaktadır.”Ateş düştüğü yeri yakar”.Bir takım nankör,insanlıktan az miktarda nasiplenmiş şahısların Ardanuç’umuza,vatanımıza yaptıkları insafsız hücumlar bizi isyan ettirmektedir.Ardanuc’u kimseye vermeye niyetli değiliz.Sözümüzü bir mısrayla bitiriyorum

Ardanuc’u “ Vermeyiz düşmana kırılmayınca”.Bu da bizim son sözümüz ve çekilebileceğimiz son sınırdır.Sayın Ali Aslan,dosta düşmana bir kez daha duyuralım dedik


--------------------
..
06.05.2007 7:28:56 AM
   
qT
X

aliarslan
[Yönetici]



MSN : Yazmamiş
Yaş : 48
Mesaj sayısı : 70
Giriş sayısı : 276
Değerli hemşehrim, ülkemizin her karış toprağında gözü olan, farklı emelleri bulunan dış ve iç düşmanlar geçmişte de vardı, bugün de var ve yarın da olacak. Önemli olan, bilinçli olarak birbirimize kenetlenerek bütün bunlara boş alan bırakmamamız, aramıza fitne, fesadın girmesine izin vermememizdir. Bunu başardığımız takdirde isteyen istediğini düşünsün. Sadece hayal aleminde kendini beyhude yormaktan başka birşey yapamaz.
--------------------
Ali Arslan
18.06.2007 11:57:23 AM
   
qT
X

aliarslan
[Yönetici]



MSN : Yazmamiş
Yaş : 48
Mesaj sayısı : 70
Giriş sayısı : 276

Aslını, tarihini inkar uğruna Hıristiyan Kartvel propagandasını üstlenenler, bunun için ne yapacağını şaşıranlar, ortak tarihimiz olan ve birçok Müslüman Gürcü (Acar) kökenlinin de yönetiminde, sosyal ve kültürel yaşamında etkin olarak bulunduğu Osmanlı hakkında Kartvellerin iftiralarını öne sürerek akıllarınca bir yere varmaya çalışıyorlar. Hıristiyan Kartvel propagadansının panzehirinin ortak tarihimiz Osmanlı olduğunu çok iyi biliyorlar. 

Bolşevik Kartvellerin yazdığı ve Kartvel kimliğini pekiştirmek için bolca Osmanlı-Türk düşmanlığı yaptıkları sözde tarih kitaplarının propaganda amaçlı çevirisinden [Gürcüstan Tarihi, Nikoloz Berdzenişvili, Simon Canaşia, İvane Cavahişvili, s.206, Sorun yayınları (GERÇEKTEN BİLİMSEL OLARAK 'SORUN'LU BİR YAYIN)] alıntı yapıp, aklınca Osmanlıyı tartışmak istiyor. Bozacının şahidi şıracı misali, Kartvel propagandası için tartışmak istediği Osmanlı için yine Kartvel safsatalarını içeren bir kitaptan alıntı yapıyor. Objektifliği bir tarafa bıraktık; şu ifadelerin neresi bilimsel, neresi mantıklı, neyini tartışacağız? Güya tarih kitabı! olan bu iftira yığınında Osmanlı için; "...Bu devletin başlıca geçim kaynağı, haraç, soygun ve ganimetti" deniyor. 6 asır hüküm süren bir devletin ekonomisi bundan ibaretmiş!!!  "...Bu korkunç devlet Güneydoğuda İran sınırlarında da güçlenmeye çalışıyordu". Evet Kartveller ve hayalleri için korkunç bir devlet!!!

Bu tür saçmalıklarla, onlarca halkın katkıda bulunduğu 600 yıllık bir medeniyet olan Osmanlı sorgulanmak istiyor! Gülmekten başka sadece güneş balçıkla sıvanmaz diyoruz.

Tarihimiz, geçmişimiz olan Osmanlıya sahip çıkmamız hakkında da "Osmanlı temsilcisi, Osmanlı özlemi, Osmanlı hayranı" diyerek güya taşlama yapıyorlar. Böyle bir iddiamız yok, ama bundan da hiçbir rahatsızlığımız yok, aksine bundan övünç duyarız. Geçmişine sahip çıkma, propaganda uğruna onu inkar etmeme veya karalamaya çalışmama böyle adlandırılıyorsa diyecek birşeyimiz yok. 

Müslüman-Osmanlı olan atalarımızın (keza propagandayı üstlenenlerinin atalarının), bu propagandaların sahibi Hıristiyan Rus-Kartvellere karşı sonuna kadar mücadele ettiği gerçeğini hiçbir şey değiştiremez. Propaganda amaçlı çarpık yazıları benimsiyorsanız, sizin atalarınız da haraççı, soyguncu, ganimetçi, korkunç insanlardı!!! "Gürcülerin Tarihi" adı altında sunulan bu safsataların, kendi atalarımızı (atalarınızı) da aşağıladığını göremiyorsanız, bunu alkışlıyorsanız ne desek boştur, beyhudedir.       


--------------------
Ali Arslan
22.12.2007 4:31:54 PM
   
qT
X

dedebeg
[Yeni Üye]



MSN : Yazmamiş
Yaş : 42
Mesaj sayısı : 17
Giriş sayısı : 82
Saakasvili şimdilik postunu kurtarmış görünüyor.5 bin metreye yaklaşan yüksek kafkas dağların eteklerinde siyasilere biçilen cezalarda çeşitlilik yoktur.Karanlık bir köşede,tek kurşunla dağıtılmiş "beyin" ,aşırı tekdüzeliğe işaret eder. Karişik sinyaller yolluyor Saakaşvili;bir taraftan 3 yaşında çocuk gibi "o da benim bu da benim,Trabzon da ,Artvin'de,Ardahan'da benim,diyebilmeyi marifet sanmaya başlamiştıı.İnşallah anlamıştır ki ne seyrettirdiği Holywood filimlerinden ne de Avrupa sahillerinden O'na fayda yoktur...O'na yardım gene tarihin her devrinde olduğu gibi gene türklerden gelecektir. Türk birliğine girme söylentisi eğer gerçekleşirse,Saakaşvili doğru yola girmekte artık zorlanmaz.Orda burda Faşistlik etmenin Gürcistan'a fayda getirmediğini anladığını umarak,"Mazoşist" bir mahlukat olmadığını ispat etmelidir...Bizde O'na girdiği doğru yolda hep yardım ederiz...Ahıska sorunu nu ,Abkazya,Oset meselerinde yol gösteririz
--------------------
..
19.01.2008 9:18:03 AM
   
qT
X

[1]
     

Foruma Açılan son 5 konu
Açan
Forum istatistikleri
Gürcü Kavramı..
Tarihi ve Sosyolojik Olarak Türk Kavramı..
Lozan Andlaşmasına Göre Azınlık ve Türk ..
Anayasalara Göre Türk Kavramı..
Yeni Osmanlıcılık ve Acaristan..
admin
admin
admin
admin
artvinli
Forumdaki 7 Kategoride 19 Forum var , Bu forumlara açılan 63 Konuya 111 Cevap yazıldı..
Kimler Bağlı :  Bağlı üye yok..
İyiki Doğdun : macroweller , FERHAT , emrah , kardelendoga ,Nice yıllara..

2004 © Copyright GAMARCOBA.COM
< Teşekkür WeBCaKaLi.AspSitem 1.8 >