Geçen hafta Khulo şehrinde, şehir yönetim binasının önünde yüzlerce Müslüman Acar, protesto gösterisi yaptı. Acarlar, Kartvel yönetimini, dini haklarını ihlal etmekle suçladı. Khelvaçavur Mahkemesinin mevcut kanunlara aykırı kararıyla Kartvel yönetimi, “Madli (Sevap) 2005” Vakfı’nın, dini eğitim vermek amacıyla Müslüman Acar halktan kiraladığı şahsi evlerine el koydu. Öte yandan bu gelişmelerle bağlantılı olarak Batum Müftüsü Kemal Tsetskhladze’nin de istifa ettiği belirtiliyor.

Protestonun esasını oluşturan gelişmelerle ilgili olarak Madli 2005 Vakfı’nca yapılan açıklamada şunlar belirtiliyor:

GÜRCİSTAN DEVLETİ MÜSLÜMANLARIN DİNİ OKULLARINA (KUR’AN KURSLARINA) EL KOYUYOR

25 Ocak 2005’te, Khelvaçavur bölgesi Angisa Köyü’nde “Madli 2005” Vakfı kuruldu.

Vakıf 25 Mart 2005’te, kanunlara uygun olarak Acaristan Özerk Cumhuriyeti Adalet Bakanlığı’na kayıt oldu.

Vakıf, 4 Kasım 2005’te Batum Vergi Dairesi’ne kayıt oldu.

Aralık 2005’ye Vakfın Keda ve Khulo bölgelerinde şubeleri açıldı.

Vakıf amacı; yetim, kimsesiz ve fakir ailelelerde yetişen çocuklara ve çok çocuklu ailelere maddi, manevi ve diğer yardımlarda bulunmaktır.

Gerek Gürcistan Vergi Kanununa gerekse Gürcistan’ın diğer kanunlarına göre hayır kurumları (vakıflar) gelir vergisi ödememekte, bu vergiden muaf tutulmaktadır.

Buna rağmen Kasım 2006’da Batum Vergi Dairesi, açıkça kanuna aykırı olarak “Madli-2005” Vakfını 424.348 Gel (Gürcistan para birimi) miktarında gelir vergisi ödemeye tabi tuttu.

Bahsedilen miktardaki paranın kanunsuz olarak ödenmesine karşı, önce Batum Hukuk Mahkemesi’ne, sonra Kutayıs’taki Temyiz Mahkemesi’ne ve Tiflis’teki Gürcistan Yüksek Mahkemesi’ne başvurduk.

Mahkemeler açık devlet çıkarlarından söz ettiler ve davamızı kabul etmeyi hukuka aykırı olarak reddettiler ve mahkeme kararları yürürlüğe girdi.

Mahkemelerin verdiği hukuka aykırı kararlara karşı, Strazburg’daki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde dava açıldı, mahkeme davayı kabul etti ve neticesi beklenmektedir.

Vakfın herhangi bir mülkiyeti ve banka hesaplarında parası olmadığı için Vergi Dairesi, Vakfın Khulo, Keda, Khelvaçavur ve Kobulet (Çürüksu) bölgelerinde kiraladığı ve kişilerin özel mülkiyeti olan evleri hazcederek el koydu.

Haciz koyduktan sonra Vergi Dairesi, mahkemede dava açtı ve mahkemeden, evlerini Vakfa kiralayan ev sahipleri ile “Madli-2005”in karşılıklı olarak gerçek olmayan kişileri gösterdiklerini onaylamasını veya bu kiralık evlerin Vakfın finansmanıyla alındığına ve gerçekte Vakfın malı olduğuna ve üzerine kayıtlı olan kişilerin mülkiyeti olmadığına karar vermesini istedi.

Ülkemizdeki mahkemeler kendilerine yüklenen görevi yerine getirdiler ve Vergi Dairesi’nin talebi doğrultusunda, özel kişiler tarafından Vakfa kiralanan evlerin bu kişilere ait olmadığına, “Madli-2005” Vakfının malı olduğunu belirten  yine tek taraflı ve hukuka aykırı bir karar verdiler.

Bu şekilde kanunsuz kararlardan sonra Acaristan Savcısı Dimitri Pagava ve Mali Polis görevlisi Mamuka  Vasadze kanunsuz bir şekilde “Madli-2005” Vakfının eski başkanı Şota Gabayidze’yi kasten devlete vergi ödemediği suçlamasıyla tutukladılar. Bu tutuklama, kanuna göre vakfın bir hayır kuruluşu olarak vergi ödemeden muaf olmasına rağmen gerçekleşti. 

Vakıf, mahkemelerin, gerçek olmayan kişilerle ilgili kararlarına karşı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvurdu. Başvuru kabul edilmiş olup, halen dava incelenme aşamasındadır. Esasında mahkemelerin vergi dairesi lehine verdiği tüm kararlara karşı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvurulmuş olup, davaların görülmesi henüz sona ermemiştir. Ayrıca Gürcistan mahkemelerinin hukuka aykırı kararlarına karşı vakfın başvuruları halen devam etmektedir.

Devlet, vakıf başkanının kanunsuz bir şekilde tutuklanmasından sonra, onu savcılıkta bir usuli anlaşma imzalamaya zorladı. Bu anlaşmaya göre savcılık, Şota Gabayidze’yi eğer kiralanan evlerin vakfın malı olarak haczedildiğini ve mülkiyetini devlete devretmeyi kabul ederse hapisten çıkaracaktı. Şota Gabayidze, hapisten çıkabilmek için savcılığın hazırladığı bu usuli anlaşmayı imzalamak zorunda kaldı. Bu anlaşma uyarınca savcılık, özel kişilerin mülkiyetinde olan ve anlaşma gereği vakfa geçen evlere el koydu. Şota Gabayidze ve savcılık arasındaki açıkça hukuka aykırı olan bu anlaşma temelinde özel kişilerin mülkiyetindeki evlere devlet tarafından el konuldu.

Gürcistan kanunlarına göre, usuli anlaşmayı yalnızca anlaşmayı imzalayan kişinin dava etmeye hakkının olması dolayısıyla Vakıf, Şota Gabayidze ve savcılık arasındaki bu anlaşmaya karşı dava açamıyor ve devlet  de bu illegal fiili meşrulaştırmaya ve başkalarının malını zimmetine geçirmeye çalışıyor.

GEORGIAN GOVERNMENT GRABS FROM MUSLİMS RELIGIOUS SCHOOLS

On January 25, 2005, in Khelvachauri region village Angisa, a charity foundation “Madli-2005” was founded.

On March 25, 2005 the foundation was registered in full protection of the law in the Department of Justice of Autonomous Republic of Adjara.

On November 4, 2005 the foundation was registered in Batumi Tax Inspection.

In December, 2005, the foundation branches were founded in Khulo and Keda Regions.

The goal of the foundation is to provide material, moral and other kinds of aids for children grown up in orphan, forlorn and poor families and for families with many children.

Neither in accordance with the Tax Code of Georgia, nor other laws of Georgia, the charity foundation does not pay a profit tax, it is free from paying the mentioned tax.

Although, in November 2006 Batumi Tax Inspection made the foundation “Madli-2005” pay the profit tax in the amount of 424.348 Gel for the budget quite illegally.

We have appealed for the illegal payment of the mentioned sum of money in Batumi Civil Court at first, then in Kutaisi Court of Appeals and in Supreme Court of Georgia in Tbilisi.

The courts expressed obvious state interests and denied to satisfy our claim illegally and the court’s decision entered into force.

The illegal decisions made by the courts are appealed in the International Court of Strasburg, where the case has been put into process and we are looking forward to its final discussion.

Due to the fact that the foundation do not possess any money on bank accounts or any property, the Tax Inspection sequestrated the leased dwelling houses in Khulo, Keda, Khelvachauri and Kobuleti Regions, which were the private property of the some people.

After the sequestration, the Tax Inspection appealed in the court and demanded from the court to recognize the owners of the houses leased to the foundation and “Madli-2005” represent a fictitious persons to each other, or they demanded from the court to make a decision on the fact as though these dwelling houses were purchased with the finances of the foundation and these houses were the property of the foundation in fact and not the property of the people the houses are registered on.

Our inner state courts fulfilled the mission they were imposed and made partial and illegal decision this time again, which prove that the demand of Tax Inspection and ascertained that those dwelling houses which were leased by the foundation from the private people, represented not the property of those people but the property of foundation “Madli-2005”.

After making such illegal decisions the Prosecutor of Adjara, Dimitri Pagava, the investigator from Financial Police Mamuka Vasadze illegally arrested the former chairperson of the foundation “Madli-2005”, Shota Gabaidze, who was accused of not paying the taxes to the state on purpose. And it happens when the foundation, as a charity organization is free from paying taxes according to the law.

The foundation appealed the courts’ decisions on recognizing as fictitious persons in the international court of Europe, which received the claims of the foundation and they are in the process of discussion now. Due to the fact that all the decisions of the courts received for the profit of Tax Inspection, were appealed in the International Court of Europe and the discussion of the cases have not yet been finished. Besides, appealing by the foundation on illegal decisions in Georgian courts still continues.

The state, after the illegal detention of the foundation chairman, made him to sign the procedural agreement concluded with the public prosecutor's office. According to this procedural agreement the public prosecutor's office would release Shota Gabaidze from the imprisonment if he agreed the dwelling houses recognized as the property of the foundation to be confiscated and transferred in the property of the state. Shota Gabaidze had to sign the procedural agreement made by the prosecutor's office in order to be released from the imprisonment, according to this agreement the prosecutor's office confiscated the houses being in the possession of private people, which had been transferred to the foundation on the basis of the contract.On the basis of obviously illegal agreement between Shota Gabaidze and prosecutor's office, the houses being in the possession of private people were confiscated by the state.

According to the Georgian laws, that person has the right to appeal the procedural agreement to whom the procedural agreement is concluded, due to the mentioned reason, the foundation cannot appeal the agreement between Shota Gabaidze and prosecutor's office, and the state tries to legalize the this illegal action and to peculate other’s property.   

Kaynaklar:

http://netgazeti.ge/GE/15/News/1833  (haber-video)

http://www.youtube.com/watch?v=JvcJ_SDBs_M

http://islam.ge (madli-2005)

http://natiarokva.blogspot.com/2010/06/blog-post_8517.html (resim)

http://www.adjaranews.ge (haber)

http://medianews.ge/index.php/ka/content/37288/ (haber)

HABER & KRİTİK: Yaşanan bu olay, Ortodoks Kartvel Hıristiyanlığının, devlet yönetiminde dini faşizm düzeyinde etkili olduğunu gösteren dramatik bir örnektir. Dinsel fanatizme doğru giden Kartvel yönetimi, bu tavrıyla Müslüman Acarlara karşı adeta Kafkasların İsrail’i olmaya adaydır.

Kartvel yönetim, bu hareketiyle Acaristan’ın dini-kültürel özerkliğine özgü milli ve milletlerarası hukuku ihlalden başka, tarafı olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatlarına dayalı milletlerarası hukuku da ihlal etmiştir.

Kartvel yönetim, dini-kültürel özerklik gereği Müslüman Acarlar’a ücretsiz sağlaması gereken hizmetleri sağlamak şöyle dursun, halkın ve gönüllü kuruluşların kendi imkanlarıyla gerçekleştirmeye çalıştığı faaliyetleri, mevcut kanunlara aykırı, düzmece vergi prosedürlerini işleterek engellemeye, yok etmeye çalışmaktadır. Böylece dini faşizmin merkezi olan Kartvel Kilisesine, bölgede serbestçe “dini-kültürel soykırım” yapma imkanı tanınmakta, adeta “devlet misyonerliği” gerçekleştirilmektedir. Vergiden muaf bir hayır kuruluşuna vergi tahakkuk ettirilmesi ve yasal hiçbir delil olmaksızın devamında halkın şahsi evlerine el konulması, hukuk kurallarından önce, mantık kurallarına aykırıdır ve yapılanın bir “devlet gaspı” olduğunu göstermeye yeterlidir.  

Müslüman Acarların, demokratik tepkilerini göstermeleri, haklarını milli ve milletlerarası düzeyde aramaları son derece önemlidir ve doğaldır. Çünkü burada insanlara para vererek yapılan toplu vaftiz şovlarından öte, insanların özel mülklerine düzmece yollarla el koyma söz konusudur. Kartvel yönetiminin, Abhazya ve Osetya örneklerini de dikkate alarak, bu tip uygulamalardan derhal vazgeçmesi, hukuka uygun davranması kendi yararına olacaktır.

Son sözümüz meclisten içeri; bize özgü (çveneburi) kültürü yaşatmak, Kartvelizme acente olmak değil, bu kültürü yok etmeye yönelik bu tür olaylara tepki koyabilmektir.