Ana sayfa

Kültür&Edebiyat

Düşünce&Yorum

Haber&Kritik

Linkler

Sizden Gelenler

Ziyaretçi Defteri

Müzik

Forum

Dosyalar

Video

Üyeler

English qarTuli

İletişim
Bugün : 6 Mayıs 2024   
 
 
Forumdaki Son cevaplar : Anayasalara Göre Türk Kavramı..(admin) Gürcü Kavramı..(-) Tarihi ve Sosyolojik Olarak Türk Kavramı..(-) Lozan Andlaşmasına Göre Azınlık ve Türk ..(admin) Yeni Osmanlıcılık ve Acaristan..(-) Cami-Kilise Onarım Anlaşması ve Kartvel ..(-) Sarı Gelin, Gürcü Kralının Kızı..(-) Artvinin Rus, İngiliz ve Kartvel İşgalin..(artvinli) E Harfi..(-) D Harfi..(-)
Giris Yapınız veya Hala üye değil misiniz ?
Menü
Gamarcoba.Com
    Hakkımızda

Kültür&Edebiyat
    Hikaye-Masal
    Fabl
    Mani-Tekerleme
    Dinsel Materyaller
    Yemek Tarifleri
    Diğer Materyaller
    Acarca (Açh'aruli)

Düşünce&Yorum
    Site Yazarları
    Konuk Yazarlar
    Alıntı Yazılar
    Kaynak Yazılar
    Kitap-Dergi

Haber&Kritik
    Yurttan Haberler
    Gürcistan Haberleri
    Acaristan Haberleri

Linkler
    Türkçe Siteler
    İngilizce Siteler

Görüşleriniz
    Sizden Gelenler
    Ziyaretçi Defteri

Müzik
    Enstrümantal
    Karadeniz-Artvin
    Gürcüce
    Gürcüce İlahi

Forum
    Tartışmalar

Diğer Diller
    English
    qarTuli



İstatistikler

(Doğum Günü)

ahmet61
veteriner16
mikelet
Nice yıllara..


(Üyelik Sistemi)

Son üyemiz : gurcuu
Bugün : 0
Dün : 0
Onay bekleyen : 0
Toplam üye : 1182

(Kimler Bağlı)

 Bağlı üye yok..

(Sitede aktif)

Üye : 0
Misafir : 6
Toplam : 6

(Bilgileriniz)

Port : 34673
Ip No : 18.218.127.141
Sistem : ClaudeBot/1.0
Tarayıcınız : compatible
Bugün :
Saat :

(Site sayacı)

» Tekil Sayaç
Tekil : 273
Çoğul : 273
Toplam : 546
» Çoğul Sayaç
Bugün : 3895294
Dün : 3936508
Genel : 7831434

» Gürcistan bizim için ne ifade ediyor veya etmeli?
 

Bu soruyla Türkiye-Gürcistan ilişkilerini, Gürcistan’la olan stratejik ilişkilerimizi, Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattını vs. kastetmiyorum. Elbette ki Gürcistan bir ülke olarak ülkemizin en önemli stratejik ve genel olarak sempati duyulan komşularından biridir ve öyle olmalıdır. Vizesiz geçiş, havaalanlarının ortak kullanımı vb. yollarla ekonomik ve kültürel ilişkiler daha da geliştirilmelidir.  

Ancak konunun bir de zaman zaman bazılarınca öne çıkarılan, çeşitli tartışmalara, suistimallere, suçlamalara yol açan ve önemli hassasiyetler içeren etnik boyutu var. Sevindirici olan, buna rağmen genel görünümü itibariyle bu anlamda da çok önemli bir problem bulunmuyor. Fakat yine de bu konuda küçük bir analiz yapmak, görünüm halinde de olsa ortaya çıkan bazı bulanıklıkları berrak hale getirmekte, tartışmakta yarar var.     

Bu anlamda sorulan soruya tam bir cevap vermek için bu ülkeyle olan ilgimiz nedir sorusunu cevaplamak, bunun için de bazı ayırımlar yapmak gerekiyor. Ülkemizdeki gürcü kökenli Türkler (Türk Vatandaşları) ikiye ayrılabilir: Artvin ve çevresinde yerleşik olanlar ve Batum ve çevresinden (Acaristandan) göç edenler (göçmenler veya muhacirler, ya da kendi adlandırmalarıyla çveneburiler).

Artvin ve çevresinde yerleşik olanlar, Ülkemizin kuzeydoğu sınırının kesin olarak çizildiği 1921 (Kars Antlaşması) tarihine kadar Batum ve çevresiyle bağlantılıydı. Çünkü o zamana kadar bu topraklar aynı ülkenin (Osmanlının) topraklarıydı. Çoğu insanın halen Batum ve çevresinde akrabaları vardır. O nedenle kısmen de olsa Acaristan bu insanların dedelerinin (atalarının), akrabalarının yurdudur.

Göçmenler veya muhacirler, 1878’de (93 Harbinde) Osmanlının Ruslara yenilmesiyle Anadolunun çeşitli yerlerine göç etmişler ve gittikleri yerleri vatan olarak kabul etmişlerdir. Osmanlı bir bütün olarak düşünüldüğünde, aslında aynı ülkeye ait toprakların bir başka bölümüne yerleşmişlerdir. Göçün en önemli nedeni dinseldir,  Rus ve onlarla (dinsel) işbirliği içindeki Kartvellerin (Hıristiyan Gürcülerin) baskısı, tehdididir. Sonuçta bu insanlar için Acaristan tam anlamıyla ata yurdudur. Acarada akrabalarını ve topraklarını bırakmak zorunda kalmışlardır. Onların topraklarının çoğunda ise halen Kartveller ve Ruslar yerleşiktir. [Bir de Ahıskada yaşayanlar vardır ki onlar için durum daha da acıdır! Yaşlılarımızın ifadesiyle gâvur, zalim Stalin tarafından Sibiryaya veya başka yerlere sürülmüşlerdir, yine sırf Müslüman oldukları için… Onların topraklarını ise halen Ermeniler işgal etmiştir ve o bölgeyi adeta özerk yönetim gibi kullanmaktadırlar. Dolayısıyla Ahıskalılar için de Acara ata yurdudur]

Ancak her iki grup (gerek yerleşik olanlar gerek göç edenler) da Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan beri bu ülkede yaşamaktadır ve kuruluş-kurtuluş savaşında bu ülke için savaşmışlardır, herkes gibi bu ülkenin bir parçasıdırlar ve bu ülke ana vatanlarıdır.

Esasında Batum ve çevresi, kurtuluş savaşında kurtarılması gereken asgari sınırları ifade eden Misakı Milli içerisindeydi. Ancak savaş koşulları Batum ve çevresinin kurtarılmasına el vermedi, tıpkı Musul-Kerkük gibi. İngiliz oyunları nedeniyle… Ancak hiç olmazsa dinsel ve topraksal özerklik sağlanabildi, orada kalan akrabalara, ata yurdu ve milli misak içinde olan topraklarımıza.

Acara 70 yıl dini reddeden, yok sayan komünist rejim altında ezildi, özellikle dinsel özerklik rafta kaldı. Sovyetlerin çöküşü ve bağımsızlıkla birlikte tekrar bir umut doğdu oradaki insanlar için… Ancak bu sefer Kartvellerin (Hıristiyan Gürcülerin) asimilasyonu, Hıristiyanlaştırma zulmü başladı, 1990 lardan günümüze değin, 10-15 yıldır aralıksız, gizli, açık devam ediyor. Daha önce Ruslarla işbirliği içinde oradaki halkı göçe zorlayanlar, şimdi kalanları asimile etmek istiyorlar. Rafta kalan, bir "ur" olarak görülen özerkliği tamamiyle yok etmeyi amaçlıyorlar. Malum, herkes hıristiyanlaştırılırsa Müslümanlık dolayısıyla varolan özerklik de fiilen ortadan kalkacak.

Sonuç olarak tarihsel süreci ve akrabalık gerçeğini dikkate aldığımızda Acaristan ülkemizdeki gürcü kökenliler için çok şey ifade ediyor ve etmeli. Ama bunun dışında genel olarak Gürcistan “bu anlamda” bizler için olumlu bir şey ifade etmiyor, bu haliyle de edemez. Daha önce dediğim gibi bu ülke, dilsel ve kısmi kültürel benzerlik ve aynı coğrafyayı paylaşmamız dolayısıyla iyi komşuluk içinde olabileceğimiz, olmamız gereken bir ülke olabilir. Ancak farklı, yayılmacı, etnik temelli politikalar olumsuzlukların kaynağıdır. Bu bağlamda ülkemizdeki gürcü kökenliler adı geçen ülkenin bir parçası asla değildir, bazılarının birtakım iddialara dayanak sağlamak için dediği veya demek istediği gibi burası bir diaspora değildir. Aksine Acaradaki akrabalarımız ülkemizin, Türkiye Cumhuriyetinin diasporasıdır ve öyle olmalıdır. Çünkü Ülkemiz aradaki anlaşma gereği milli misak içerisindeki topraklarını, halkını şartlı olarak (dinsel ve topraksal dokunulmazlık sağlanması) karşı tarafa bırakmak zorunda kalmıştır ve bu şart nedeniyle Acaristanın garantörüdür. Şartın ihlali, toprakların devrini tartışmalı hale getirir ve birtakım diplomatik, askeri vb. uluslar arası hukuk yaptırımlarını gündeme getirir.

Dolayısıyla Gürcistan denince bizler için öncelikle ve özellikle Acaristan akla gelmektedir ve gelmelidir. Dilsel, kısmı kültürel benzerlik, stratejik ortaklık, iyi komşuluk ilişkileri vb. nedeniyle Gürcistana yönelik sempati, tarihsel gerçeklerin tamamiyle unutulması, günümüzde güncel olarak yaşanan gerçeklerin göz ardı edilmesi anlamına gelmemelidir. Bu çerçevede gelişi güzel “yaşasın Gürcistan, Tiflis yönetimi” nidaları atanları, yayılmacı Ortodoks Kilisesiyle iç içe, aynı doğrultuda hareket eden merkezi yönetimi ve icraatlarını bu basit sempatiden yola çıkarak gözü kapalı destekleyenleri esefle, şaşkınlıkla izliyorum. Bu yönetime buradan bilinçli veya bilinçsiz, koşulsuz olarak verilen her destek, Acaradaki insanlara yönelik kültürel (dinsel) emperyalizmi, psikolojik zulmü daha da güçlendirmektedir. Bu yönetim tarzı, verilen koşulsuz destekle elini güçlendirmekte, psikolojik olarak adeta “bakın Acaralılar, güçlü ülke Türkiye’deki akrabalarınız bile bizi destekliyor” demektedir. Acaradakiler, en büyük umutları olan ülkemizdeki akrabalarından gerekli yardımı görememekte, kendi kaderleriyle baş başa bırakılmaktadır, adeta göç etmeyip, orda kalmalarının sonuçlarını çekmektedirler.

Şu çelişkiye bakın, özellikle ata yurdundan göç edenlerden bir kısmı, kendi ata yurtlarına, oradaki akrabalarına sahip çıkacaklarına, onlara güç ve omuz vereceklerine, oradaki akrabalarını Müslüman olmaları nedeniyle ikinci sınıf muamelesi yaparak, isimleri nedeniyle işe girmelerine engel olarak, psikolojik baskıyla asimile eden, özgürce ibadet etmelerini, camilerinde özgürce ezan okunmasını engelleyen, ama diğer taraftan o güzelim köyleri kilise ve papazlarla dolduran, halkı topluca resmi törenle vaftiz etme cüretini gösteren zalimlere öyle veya böyle destek olduklarının farkında değiller (Umarım sadece farkında değiller, farkındaysalar bu daha acı!). Peki, asıl bağlarının olduğu veya olması gereken Acara için olumlu ne yapıyorlar? Gönenli kardeşimizin dediği gibi bizler neler yapıyoruz? Ne yazıkki bu soruya olumlu olarak verilecek bir cevap yok! 


 Yazan : aliarslan | Okunma : 2522 | Yorum ( 0 )

Üyelik
Kullanıcı Adı :
 
Şifre :
 
Hatırla :
 

 


 Yeni Kayıt !
   Şifremi Unuttum !


 
    Ali Arslan

Kartvelliğin Hıristiyanlıkla İlişkisi


    Deniz Mirza  

Neden Gamarcoba?




Yeni 5 yazı
Müslüman Türk Ülkesi Acaristan
Gürcüler, Zanlar ve Svanlar
Legal Status of Religious Confessions in Georgia
Was Turkey preparing to occupy Adjara?
The Great Game: Turkey and Russia in the Caucasus

Hit 5 dosya
Gürcüce (Kartça)-Türkçe Sözlük
Hz. İsa ve Efraim-Yol Arkadaşı (Gürcüce Çizgi Film)
Çağrı Filmi (Gürcüce)-1
İngilizce - Gürcüce (Kartça) Sözlük
Ömer Muhtar Filmi (Gürcüce)-1

Kayan Yazı
* Blavi katsi kal dakeps (Aptal adam, karısını över)

* Leke iav da tsotshali iav (Korkak ol da hayatta kal)

* Miçvevli cirits kaya (Alışılmış maraz da iyidir)

* Sahlşi gazdil hobos har ar vetvit (Evde büyümüş danaya tosun demeyiz)

* Tav dağebuli, kud gağriyelebuli (Başı eğik, kuyruğu dik)


Mini Player

[ Yeni pencere aç ]


Ana Sayfa
Haberler
Dosyalar
Yazılar
Flashlar
Resimler
MP3
Videolar
Linkler
Sohbet
Z. Defteri

2004 © Copyright GAMARCOBA.COM
< Teşekkür WeBCaKaLi.AspSitem 1.8 >