Ana sayfa

Kültür&Edebiyat

Düşünce&Yorum

Haber&Kritik

Linkler

Sizden Gelenler

Ziyaretçi Defteri

Müzik

Forum

Dosyalar

Video

Üyeler

English qarTuli

İletişim
Bugün : 6 Mayıs 2024   
 
 
Forumdaki Son cevaplar : Anayasalara Göre Türk Kavramı..(admin) Gürcü Kavramı..(-) Tarihi ve Sosyolojik Olarak Türk Kavramı..(-) Lozan Andlaşmasına Göre Azınlık ve Türk ..(admin) Yeni Osmanlıcılık ve Acaristan..(-) Cami-Kilise Onarım Anlaşması ve Kartvel ..(-) Sarı Gelin, Gürcü Kralının Kızı..(-) Artvinin Rus, İngiliz ve Kartvel İşgalin..(artvinli) E Harfi..(-) D Harfi..(-)
Giris Yapınız veya Hala üye değil misiniz ?
Menü
Gamarcoba.Com
    Hakkımızda

Kültür&Edebiyat
    Hikaye-Masal
    Fabl
    Mani-Tekerleme
    Dinsel Materyaller
    Yemek Tarifleri
    Diğer Materyaller
    Acarca (Açh'aruli)

Düşünce&Yorum
    Site Yazarları
    Konuk Yazarlar
    Alıntı Yazılar
    Kaynak Yazılar
    Kitap-Dergi

Haber&Kritik
    Yurttan Haberler
    Gürcistan Haberleri
    Acaristan Haberleri

Linkler
    Türkçe Siteler
    İngilizce Siteler

Görüşleriniz
    Sizden Gelenler
    Ziyaretçi Defteri

Müzik
    Enstrümantal
    Karadeniz-Artvin
    Gürcüce
    Gürcüce İlahi

Forum
    Tartışmalar

Diğer Diller
    English
    qarTuli



İstatistikler

(Doğum Günü)

ahmet61
veteriner16
mikelet
Nice yıllara..


(Üyelik Sistemi)

Son üyemiz : gurcuu
Bugün : 0
Dün : 0
Onay bekleyen : 0
Toplam üye : 1182

(Kimler Bağlı)

 Bağlı üye yok..

(Sitede aktif)

Üye : 0
Misafir : 3
Toplam : 3

(Bilgileriniz)

Port : 26915
Ip No : 13.58.137.218
Sistem : ClaudeBot/1.0
Tarayıcınız : compatible
Bugün :
Saat :

(Site sayacı)

» Tekil Sayaç
Tekil : 288
Çoğul : 288
Toplam : 576
» Çoğul Sayaç
Bugün : 3895309
Dün : 3936523
Genel : 7831464

» Saakaşvil’in Hıristiyan Gürcistanında İslam [1/3]

Mikhael Saakaşvil’in Hıristiyan Gürcistanında İslam için bir yer var mı? [1 / 3 ]

Makale 06/08/2005’te yayınlanmıştır.

Yazar:
Bayram BALCI
(Tiflis, Batum, Marneul, Pankis).
Çeviren: Ali ARSLAN

Fransızca’dan İngilizce’ye Sophie LANCASTER, Cristina PROIETTI ve Victoria BRYAN tarafından çevrilmiştir. İngilizce orijnal metni: http://www.caucaz.com/home_eng/breve_contenu.php?id=177&PHPSESSID=99b01d707276a2864d3ffe1fe9c4e3aa

Tiflis Merkez CamiiMezhepleri ne olursa olsun Gürcü Müslümanlar, Sakaaşvil rejimi tarafından ortaya konan yeni ulusal ideolojiyi tanımakta, onaylamakta zorlandıkça zorlanıyorlar. Gelecek yıllarda, Hıristiyan değerlere yönelik düşkünlüğünü açıkça tekrarlayan bir devleti tanımadaki eksikliklikleri, ayrıca, sıkı Müslüman yerler ve bölgeler ile başkent arasındaki, daha önce kendini gösteren problemlere sahip karşılıklı anlayışı, uzlaşmayı zayıflatması olasıdır.

 

Üç bölümlük araştırmanın birinci bölümü: Gürcistan’daki İslam’ın marjinalleşmesinden korkulmalı mıdır?

 

Gürcistan’daki yeni ulusal ideolojinin merkezinde, gerek Tiflis’te, gerek nüfusun çoğunluğunun Şii Azeri olduğu Kvemo Kartl bölgesinde gerekse bağımsızlıktan itibaren gerçekleştirilen “Hıristiyanlaştırma”ya rağmen Acaristan’da, Gürcü Kilisesi, Müslüman fethinin başlangıcından beri ülkede bulunan İslamın Gürcü anlayışı ile yan yana bulunmuştur.       

 

İktidarı gelmesinden bir gün sonra Gürcü Başkan Mikhael Sakaşvil, siyasi rejimin Hıristiyan değerlere bağlılığını açıkça gösteren yeni bir ulusal bayrağı kabul etti. Bu yeni bayraktaki beş haç (Kral David’in) devletin, Hıristiyan geçmişi ile yeniden bağlantılar kurmak ve Hıristiyan ruhunu ulusal kuruluşunun merkezine koymak istediğini belirtmek için vardır. Ermenistan’dan sonra Hıristiyanlığı resmi bir din olarak kabul eden ilk ülkelerden biri olması şeklindeki Kilisenin Gürcistan’ın tarihindeki hayati rolü, SSCB. altında 70 yıllık saldırgan ateizmden sonra ve bağımsızlığından beri Hıristiyanlıkla yeniden tanışmasının nedeninin önemli bir kısmını açıklar. 19. yüzyılda, tüm bunlardan sonra Gürcü milliyetçiler “Dil, vatan ve (Hıristiyan) inanç” sloganın etrafında toplanmamışlar mıydı? 

 

Yine de İslam bugün Gürcistan’da iyi yerleşmiştir. Bu Gürcü şekil, hem nüfusun esasen Şii Azeri olduğu Kvemo Kartl’da ve hem de bağımsızlıktan beri Hıristiyanlığın zorla kabul ettirilmesine rağmen İslam’ın hala mevcut olduğu Acaristan’da mevcuttur.  

Gürcistan ayrıca başka Müslüman bölgelere de sahiptir: Abhazya’da küçük bir azınlık, keza Pankis vadisindeki 12,000 Kistinler (Çeçenlerle ilişkili) Gürcü İslamını uygulamaktadır, fakat sayılarının azlığı onlara karşı herhangi bir etkiye imkan sağlamamıştır, bu, Orta Asya ve Rusya federasyonu arasına zorla göçten uzun yıllar sonra ülkeye sadece küçük bir azınlığı geri dönebilen Meskhet Müslümanları için de geçerli olmuştur.

 

Ülkenin İslamlaşması

 

İslam, şu anda Gürcistan olarak bilinen yere, Arap fetihlerinin başlamasıyla gelmiştir. 8. Yüzyıldan itibaren ülke bir Arap Emirliği haline geldi. Ancak 1122’de, Kral IV. David Tiflis’i Hıristiyan bir Devlete başkent yapmak üzere ele geçirdiğinde işler değişti.

 

Tiflis Merkez CamiiÜlkede İslam’ın gelişmesi iki bölgesel gücün, İran Safevi İmparatorluğu ve Osmanlıların, günümüz Gürcistan toprakları üzerindeki kısmen birbirini izleyen, kısmen eş zamanlı olarak ortaya koydukları çalışmasıdır. Safevi hakimiyeti, belirli alanların, özellikle Kvemo Kartl ve onun çevresindeki köylerin derin bir şekilde İslamlaşmasına öncü olan Türk boylarının bölgeye göçüne yol açmıştır. Acaristan’da İslam’ın geçerli olması farklı bir şekilde gerçekleşmiştir, -bu daha sonra ve daha yüzeyseldir.  

19. yüzyılda, iki Müslüman güç, Safevi ve Osmanlının ortadan kalkmasından itibaren, Hıristiyan Çarlık Rusyası karşısında, İslam, Gürcistan’ın her tarafında tamamen yok edilmese de zayıf düşürülmüştür. Müslümanların yaşadığı diğer bölgelerde olduğu gibi Kafkasyadaki emperyal Rus politikaları, tolerans ve Ortodoks din değiştirtme arasında bocalamıştır.

 

Perestroyka (Yeniden Yapılanma) ve dini özgürlük rüzgarları

Sovyetlerde, ulusal gücün ideolojik ateizmi, SSCB’de mevcut bütün dinleri, özellikle İslam’ı ezmeye çalıştı. Ancak 1944’ten itibaren bu anti-dini politika gevşetildi. Sovyetler Birliği’nin dört Dini İşler Dairesinden biri Bakü’de kuruldu. Gürcistan’daki Müslümanların tümü, gerek Sünni gerekse Şii, buraya bağlıydı. Perestroyka (Gorbaçov’la başlayan yeniden yapılanma, ç.n.) , sadece Kilise’nin değil, Gürcü İslamının tüm diğer unsurlarının da yararlandığı daha büyük bir dini özgürlüğe izin veriyordu. Sovyetler Birliği’nin dağılmasından bu yana, yerel düzeydeki İslam ile özellikle İran ve Türkiye’den olan yabancı İslami organizasyonlar arasındaki bağlantılar gelişti. 

Güvenilir istatistiklerin yokluğunda, Gürcistan’da bugün mevcut Müslümanların sayısına ilişkin doğru rakamlar vermek zordur. Ancak nispeten tarafsız bir çalışma, 1989’da, toplam nüfusun % 12’sine karşılık gelen 640,000 mevcut olduğunu belirtmektedir.  Eğilimin, belirli Müslüman nüfus, özellikle finansal sebepler nedeniyle Rusya’ya veya ailevi nedenler için Azerbaycana gitmeye hazır Azeriler arasındaki önemli göç olgusuna bağlı olarak azalmada olduğu görünüyordu.

Gürcü Meskhetler, günümüzde önemsiz bir güç


Gürcistan’da iki temel Müslüman toplumun –Acarlar ve Azerilerin- yanı sıra diğer küçük Müslüman etnik gruplar da vardır. “Türklük” ve “Gürcülük” arasında belirsiz etnik sınırları ile bir grup olan Meskhetler, II. Dünya Savaşının sonuna kadar ülkenin güney batısında, Meskhetya bölgesinde (Osmanlılar için Akhaltshikhe’de) yerleşikken Gürcistan’da İslam’ın başlıca unsurlarından birini oluşturuyordu. Bu Türki azınlık, 1944’te Stalin tarafından, bunların, olası düşmanları Almanlarla veya Türklerle işbirliği yapabileceklerinden korkarak, büyük bir sürgüne (yaklaşık 100,00 insan) maruz bırakıldılar.

Kendilerini “Ahıska Türkleri” (Ahıska, Akhaltsia bölgesinden gelen Türkler) olarak tanımlayan Meskhetler, sürgün yerlerinden (Özbekistan, Kazakistan ve Kırgızistan) ana vatanlarına tekrar dönüş taleplerini hiç kesmediler. Perestroyka’dan ve özellikle Özbekler ve Meskhetlerin Fergana şehrindeki etnik karşı karşıya gelmelerinin kötü sonuçlarından sonra, Meskhetler çok daha ısrarlı bir şekilde geri dönüş haklarını talep ettiler.

 

Zviyad Gamsakurdiyanın milliyetçi hükümeti, halefi Eduard Şevardnadze gibi, bu talepleri, aynı zamanda siyasi, milliyetçi ve jeopolitik olan sebepler nedeniyle karşılamayı reddetti.  

 

Birkaç aileye Gürcistan’a dönüş hakkı verilmişse de, bu Sünni Meshetlerin önemli çoğunluğu Rusya ve Azerbaycan’da yerleşik olup, halen çok azının tarihi Meshetya bölgesine yerleşmesine izin verilmiştir. 1944’te boşaltılan Meskhet köylerinde oturan Gürcülerin aşırı sert tepkilerinden çekinen Gürcü hükümeti, kavgacı bir şekilde tarihi yurduna geri dönmede ısrar eden Meskhet derneklerince gerçekleştirilen tüm çabaları önlemeye çalışmıştır. Bu nedenle, Gürcistan’da Meskhet İslam kesimi, Azerbaycan ve Rusya’da yerleşik Meskhetlerin nispeten dinamik İslam sınıfından farklı olarak, neredeyse önemsizdir.

 

Abhaz İslamı bir uyanış umuyor

 

Diğer bir azınlık Müslüman grup olan Abhazlar, ayrılıkçı Abhazya bölgesinde ve diğer Gürcü şehirlerde dağınık bir şekilde yaşamaktadırlar. Bunlar, kısmen, 17. ve 18. yüzyıllarda, Osmanlı egemenliğinde İslam’a geçmişlerdir.   

1860’ların başında Osmanlı’nın gerilemesi ve Kafkaslarda Rus ilerlemesi karşısında, Abhaz Müslümanlarının önemli bir kısmı (Kafkasyadaki diğer azınlıklardan Müslümanlar gibi) güneye, Osmanlı şehirlerine göç etti.

 

Sovyet dönemi boyunca, Abhaz İslamı iyice zayıfladı, fakat SSCB’nın yıkılmasından sonra Gürcistan Abhazları ile Türkiye’deki Abhaz göçmenlerinin torunları arasındaki bağlantıların kurulması, bir İslamı uyanışı oldukça desteklemiş gözükmektedir.

Pankis Kistinleri Çeçenistan’daki savaşın feci etkilerine maruz kalırsa

Diğer bir azınlık olan Kistin İslamı, Vainakh grubuna ait bir etnik azınlıktır ve bu nedenle Çeçen ve İnguşlarla çok yakındırlar. 

 

Pankis vadisinde, Gürcistan’ın kuzey doğusunda, oldukça belirsiz bir zaman zarfında yerleşen bu yaklaşık 12,000 insan topluluğu, önemli bir şekilde, özellikle Kadiri (19. yüzyılda ünlü Kunta Hacı tarafından tanıtıldı) ve Nakşibendi (Kistin köylerine, İsa Efendi olarak anılan Azeri mistik tarafından 1909’da tanıtıldı)  İslami kardeşlikler (topluluklar) tarafından yönlendirilmektedir. 

Kistinlerin İslamı, çok uzun yıllardır, Çeçen özgürlük savaşçılarının Rus ordusunun gücüne karşı boy ölçüştüğü savaşın feci etkilerine maruz kalmıştır. Çeçen sorununun, Çeçen İslamının radikalleşmesi ve mültecilerin Pankis içine akın etmesine yöneltmesi şeklinde daha da kötüleşmesi, Kistinler üzerinde birçok baskıyı getirmiştir.     

 

Bu faktörlerin birleşmesinin, Kistinler arasında kök salan yeni bir radikalizme yönelttiği düşünülebilir. Bu özellik sıklıkla yanlış bir şekilde “vahhabizm” olarak anılmaktadır, fakat bu, çoğu insanın anladığından daha karmaşıktır.  


Bazı Çeçen özgürlük savaşçılarının Pankis vadisindeki Kistin köylerini sığınak yaptıklarından şüphelenen Rus federal hükümeti, düzenli olarak Gürcü hükümetine, savaşçı grupları etkisizleştirmek için topraklarına müdahale ile gözdağı vermektedir. Vadilerinde yüksek derece izole olan Kistin İslamı, Acarlar ve Gürcistan’daki Azeriler arasında bulunabilecek hakim sınıflar gibi, diğer İslami sınıflarla çok az bağlantıya sahiptir.


Gürcistan’da Medreseler!


Sovyet döneminin tümünde, Müslümanların İslami eğitimi Sovyetler Birliği’nde iki şehirde – medreseleriyle (İslami Okullarıyla) ünlü Buhara ve Taşkent’te mümkündü. Bugün 40’ın üzerinde olan İslami idarecilerin çoğunluğu orada yetiştirilmiştir. 


SSCB altındaki Gürcistan’da da Müslümanlar İslami bir eğitimden yararlanmak için Orta Asya’ya gitmişlerdir. Ancak bu resmi (ve bu nedenle denetlenen) yerlere paralel olarak, gayriresmi kurumlar da mevcuttu. Bunlar daha küçüktü ve çoğunlukla hac yerlerinde bulunuyordu ve küçük, bilinmeyen camilerdi.  Bu yolla bazı dini büyükler, çoğunlukla 10’dan fazla olmayan, resmi olmayan bir biçimde eğittikleri küçük öğrenci çevresine sahip olmuşlardır.


Bağımsızlığı takiben, Özbekistan, Tacikistan veya Azerbaycan gibi büyük Müslüman kültür geleneğinin olduğu ülkelerde, medreseler ve İslami üniversiteler ortaya çıkmaya başlamıştır.


Azerbaycan’da Türk Sünnilerine yönelik bir ilahiyat fakültesi ve İran Şii eğilimli bir İslami üniversite, ülke bağımsızlığını kazandıktan sonra kurulmuştur. Bu kurumlar, Gürcistan dahil Kafkasların her tarafından öğrencileri çekmektedir. Fakat bu mutlaka, Gürcistan’da İslami bir eğitim almanın imkansız olduğu anlamına gelmemektedir. Küçük ve yaygın olmasa da iyi bir kalitede İslami eğitim almanın mümkün olduğu küçük medreseler vardır.  

Türk faaliyetlerin ve Azerice konuşan bölgelerde temel İslami eğitimi sunan İranlı merkezlerin yanı sıra, Tiflis’te İran’dan, İman vakfıyla bağlantılı bir hayırsever vakıf tarafından kurulan küçük bir ilahiyat fakültesi vardır. Benzer şekilde Azeri-Gürcü sınırında, Marneul’dan 30 km olan küçük Kosal köyünde, küçük bir Türk medresesi, çoğunlukla Azerbaycan’da aktif olan, Osman Nuri Tobpa’nın müritleri olan Nakşibendi Türkleri tarafından kurulmuştur. Sünni eğilimli bu medrese, Sünni-Şii ayrımı hakkında yeterli bilgisi olmayan ve bu nedenle buradan mezun olduklarında gerçek bir Sünni haline gelen Şii çocukları da kabul etmektedir.  

Sünniler ve Şiiler, bütünleşmeden yan yana yaşıyorlar

Tiflis Merkez CamiiÜlkedeki tüm İslam aynı idare (Bakü Şeyhül İslamı, Allahşükür Paşazade tarafından atanan Hacı Ali’nin sorumluluğundaki Tiflis Merkez Camii) tarafından düzenlenmesine karşın iki “İslam” ve bu nedenle Gürcistan’da fiilen iki Müslüman toplumu, çoğunlukla Şii olan Azeriler ve çoğunlukla Sünni olan Acarlar bir aradadır. Bu iki toplum arasındaki bağlantılar, iki mezhebin uygulamasına imkan sağlamakla görevli Tiflis’teki Merkez Camii’nde bazen birlikte namaz kılan birkaç dindar dışında neredeyse bulunmamaktadır. 

 

Gürcistan’da birleşmiş bir İslamın yokluğu, iki ekolün merkezi bir durum oluşturmaya yönelik aynı yönde bir taleplerinin olmadığı anlamına gelmektedir.

 

Şii Azerilerin talepleri dini olmaktan çok, özellikle ülkenin bağımsızlığından sonra durumlarının kötüleşmesi ışığında ekonomiktir. Dini hususlar, Baküye ve sırayla Azeri Şii azınlığından Tiflise problemleri havale eden Dini İşler Dairesine yöneltilmektedir. 

 

Diğer taraftan Azeriler gibi bir etnik azınlık olanmayan Acar Müslümanlar Gürcü devletiyle farklı bir ilişkiye sahiptirler.

 

Müslüman fakat Gürcü olanlar, merkezi devletin, Acar Müslümanlarının, Gürcülerin “gerçek” dini olarak reklamı yapılan Hıristiyanlığa döndürülmesini cesaretlendirmesi nedeniyle çok zor bir durumdadırlar.

 

Devletin eğitim ve kimlik üzerine politikaları, açıkça Hıristiyanlığı yaymayı hedeflemektedir, fakat bununla doğrudan ilgilenilmemekte, bunun yerine din değiştirtme ve Kiliseye döndürmeler tercih edilmektedir. 

 

Genel anlamda günümüzde, yeni devletin ideolojisinin eski ve ulusal Hıristiyan değerlere dayandığı Gürcistan’da temel problem, Hıristiyan olmayan nüfusun önemli kısmının marjinalleştirilmesidir.

Sonraki bölüm: Gürcü Azeriler ellerini İran’a uzatıyor [2/3]


 Yazan : aliarslan | Okunma : 2808 | Yorum ( 0 )

Üyelik
Kullanıcı Adı :
 
Şifre :
 
Hatırla :
 

 


 Yeni Kayıt !
   Şifremi Unuttum !


 
    Ali Arslan

Kartvelliğin Hıristiyanlıkla İlişkisi


    Deniz Mirza  

Neden Gamarcoba?




Yeni 5 yazı
Müslüman Türk Ülkesi Acaristan
Gürcüler, Zanlar ve Svanlar
Legal Status of Religious Confessions in Georgia
Was Turkey preparing to occupy Adjara?
The Great Game: Turkey and Russia in the Caucasus

Hit 5 dosya
Gürcüce (Kartça)-Türkçe Sözlük
Hz. İsa ve Efraim-Yol Arkadaşı (Gürcüce Çizgi Film)
Çağrı Filmi (Gürcüce)-1
İngilizce - Gürcüce (Kartça) Sözlük
Ömer Muhtar Filmi (Gürcüce)-1

Kayan Yazı
* Blavi katsi kal dakeps (Aptal adam, karısını över)

* Leke iav da tsotshali iav (Korkak ol da hayatta kal)

* Miçvevli cirits kaya (Alışılmış maraz da iyidir)

* Sahlşi gazdil hobos har ar vetvit (Evde büyümüş danaya tosun demeyiz)

* Tav dağebuli, kud gağriyelebuli (Başı eğik, kuyruğu dik)


Mini Player

[ Yeni pencere aç ]


Ana Sayfa
Haberler
Dosyalar
Yazılar
Flashlar
Resimler
MP3
Videolar
Linkler
Sohbet
Z. Defteri

2004 © Copyright GAMARCOBA.COM
< Teşekkür WeBCaKaLi.AspSitem 1.8 >